6 Mart 2014 Perşembe

Venedik'teyim ne yapayim?

1.Venedik’i keşfetmenin en güzel yolu yürümek, dar sokaklar ve meydanlarda kaybolmaktır. Araç trafiğinin olmadığı Venedik’i bir ucundan diğerine birkaç saatte yürüyerek gezebilirsiniz. İlk durağınız San Marco Meydanı olmalı. Napolyon’un “Avrupa’nın en zarif salonu” olarak tanımladığı bu meydan Venedik’in en popüler yeri. Gotik mimarinin başyapıtları sayılan birbirinden zarif binaları, güvercinleri, kafeleri, açık hava orkestraları ve şık butikleriyle bu meydanda saatler geçirebilirsiniz.

2.Sehri panoramik olarak izlemek için Campanile di San Marco’ya çıkmalısınız. Önceleri atış kulesi ve deniz feneri olarak kullanılan Venedik’in bu en yüksek kulesi, sizi bir asansörle 100 m. yüksekliğe taşır ve ardından Bazilika’nın egzotik kubbeleri ayaklarınızın altında uzanır. Bu kuledeyken, baktığınız manzaranın 200 yıl önce Goethe’nin baktığı manzarayla aynı olduğunu bilmekse apayrı bir keyif. 

3.Dogu ile Bati'nin muhtesem bir sentezi olan Basilica di San Marco, sehrin en unlu kilisesi. Altin yildizli Bizans mozaiklerinden oluşan zengin dış tasarımı nedeniyle, 11. yüzyıldan itibaren kiliseye “Altınların Kilisesi” anlamındaki “Chiesa d’Oro” da denilmiş.

4.Venedik, sanatın başkentlerinden biri; mevsim ne olursa olsun, bir Venedik turu tarih ve kültürsüz düşünülemez. Gallerie dell’Accademia, sahip olduğu koleksiyonla resim ve heykel âşıkları için bir mabet niteliğinde. Koleksiyon 14. ve 18. yüzyıllar arasında yapılmış resimleri kapsıyor. 24 salonda kronolojik bir sırayla sergilenen eserler arasında dünyaca ünlü ressamların paha biçilmez yapıtları da bulunuyor.

5.Bir Venedik gezisinin olmazsa olmaz etkinliği kuşkusuz ki Büyük Kanal turu.Sadece size özel bir tur istiyorsanız bir teknekiralayıp dolaşabilirsiniz, ama 3800 metre uzunluğundaki kanalı gezmenin en iyi yolu tren istasyonunun hemen yanından kalkan Vaporetto Numero 1 (1 Numaralı Vapur)! Bizim önerimiz tur esnasında hiç bilmediğiniz bir durakta inip sokakları keşfetmeniz. Her sokak sizi başka küçük bir sokağa çıkarıyor ve tam ulaştım derken başka bir sokak sizi yeni bir labirente sokuyor. Ama işin zevkli tarafı da bu. Karşınıza her an beklenmedik güzellikler çıkabilir... 

6. Venedik aynı zamanda bir el sanatları cennetidir. Sevdiklerinize ve kendinize alacağınız hediye seçeneklerinin gözünüzü korkutacak kadar çok olduğunu belirtelim. Mağazalarda Venedik’e özgü cam objeler, danteller ve elbette maskeleri bulabilirsiniz.

7.Venedik iştahınızı açan yemeklerin anavatanı olabilir. Venedik’e geleneksel ve lezzetli bir veda için sizi eski usul bir bistro olan Osteria Alle Testiere’ye götürüyoruz. Burası daha çok şehrin yerlilerinin tercih ettiği bir mekân. Deniz ürünleri seviyorsanız tam yerindesiniz. Tatlı olarak tiramisu söylemeyi unutmayın. İçkilerden şarap, şaraplardan da Pinot Grigio’yu tavsiye ederiz 

Hiç yorum yok: